Akvaryum
  Balık türleri
 

NEON TETRA

Neon tetra, Neon balığı olarak da bilinir, doğal yaşam alanı Güney Amerika olan, yaklaşık 2-3 cm boyunda küçük bir balık türü.

Barışçıl balıkların bulunduğu akvaryumlarda beslenmesi gereken, büyük balıklarla bir arada tutulmaması gereken bir balıktır. Akvaryumda orta ve alt düzeylerde yüzer. Sudaki değişimlere duyarlıdır. Sürü balıklarıdır. Akvaryumlarda gruplar halinde beslenmeleri gerekir. En az altılı grup halinde alınması önerilir. Kardinal diye adlandırılan renkleri aynı fakat daha irice bir türü daha vardır. Su değerlerine karşı hassastırlar. Tüm güney Amerikalı tatlı su balıkları gibi pH'ı düşük suyu severler.Bu yüzden tabana midye kırığı gibi pH artırıcı kumlar konulmamalıdır. Aşırı sert, kireçli Türkiye suları için uygun balık değildirler. İthal edilen balıklar bir süre torf kullanılan filtreyle yavaşca suya alıştırılırsa kayıplar azalacaktır. Özellikle tüm balıklar için zararlı nitrat yoğunluğuna da dikkat edilmeli, tanktan uzaklaştırmak için düzenli dip çekimleri aksatılmamalıdır. Yumurtayla çoğalırlar, akvaryumda çoğalmaları güçtür. Bitki akvaryumlarda beslenirler, hepçildirler.



 Canlı Doğuranlar Poecilia Reticulata (Lepistes)


Lepistesler, özellikle çekici kuyruk renk ve desenleri, bakımının görece kolay bir balık olması ve bir çok diğer tür ile sorunsuz şekilde beslenebilmesi gibi sebeplerden dolayı bir çok hobicinin tercihi olmuştur.

Erkek Dişi Ayrımı
Bir çok balık türüne kıyasla, lepisteslerin cinsiyeti çok kolay ayırt edilebilir. Ayırt etmekte en dikkat çekici özellik, erkek lepisteslerin, dişilere oranla ciddi şekilde küçük; dikkat çekici oranda renkli ve gösterişli olmasıdır.

Tüm canlıdoğuranlarda olduğu gibi, lepistesler de anal yüzgeçlerinden ayırt edilebilirler. Dişi lepisteslerde anal yüzgeç geniş ve yelpaze şeklinde, erkeklerde ise ince ve uzun olarak bulunur. Erkeklerde bulunan bu üreme organına Gonopodium denir.

Akvaryum Şartları
Lepistesler tropikal balıklardır. Dolayısıyla tanka mümkün olduğunca tropik bölgelerin şartları yansıtılmalıdır.

İlk başta, tropikal bölgelerin, günde 12 saat ışık aldığı hesaplanarak, lepistes tankının ışıklandırması günde 12 saat çalışacak şekilde ayarlanmalıdır. Su ısısının 26-28 derece arasında sabitlenmesi ve herhangi bir ısı değişiminin günlük 0.5 ya da 1 derece olarak yapılması sağlıklı lepistesler için son derece önemli bir konudur.

Lepistes tanklarının ışıklandırması, balıkların renklenmesi için de son derece önemlidir.

Tank mutlaka bol bitkilendirilmiş olmalıdır. Lepistesler otçul beslendikleri için, tercih edilmesi gereken bitki türleri, balıkların rahatlıkla yiyemeyecekleri kadar sert olanlardır (Saz v.b.) Diğer canlıdoğuranlar gibi lepistesler de her yönden gelen ışığa karşı hassas olduklarından, mutlaka saklanacakları yerler olmalıdır.

Tropik bölgelerin, yağışlarla oranı azalan ancak genelde yüksek humus içeriği nedeniyle yüksek sertliğe sahip su koşullarını birebir taklit etmek çok zor olduğundan, bu balıkların beslenmesi için orta sertlikte su tercih edilebilir. Suyun pH’ını 7.1 – 8.3 arasında tutmak idealdir.

Sosyal Yaşam
Kendilerine zarar vermeyecek türlerle dostça geçinen bir balıktır. Kendi tecrubelerime dayanarak, diğer popüler canlıdoğuran türleri olan moli, kılıçkuyruk, plati ve velifera ile sorunsuz bir şekilde beslenebileceğini söyleyebilirim. Çevremde çok kez, karma akvaryumlarda lepisteslerin özellikle kuyruklarına zarar verildiği konusunda şikayetler duydum. Eğer böyle bir problem yaşıyorsanız, problemi balıklardan önce kendi tankınızda aramalısınız. Yukarıda sayılan türler, uygun bakım şartlarında ve bitkilerden oluşturulmuş yeterli gizlenme yerlerinin olduğu tanklarda sorunsuz şeklide bakılabilirler.

Lepistesler, sadece kendi akrabaları ile değil, başta hemen her akvaryumda bulunan çöpçü ve cüce vatozlar olmak üzere; elma salyangozları, tetralar gibi diğer türlerle de karma akvaryumda beslenebilirler. Ancak hemen hatırlatalım ki; tankımıza koyacağımız her bir tür fazladan dikkat ve özen gerektirir. Bu konudaki kişisel görüşüm ise, lepistesleri, içinde sadece kendi cinsinden balıkların olduğu bir tankta beslemenin en sağlıklı yöntem olduğudur.

Benim tecrübelerime göre lepistesler, başta kılıçkuyruk olmak üzere diğer canlıdoğuranlara göre, yavru yeme oranı en düşük balıklardır. Ancak bu durum elbetteki bakım şartlarına ve düzenli yemlemeye bağlıdır.

Besleme
Daha önce de söylediğimiz gibi lepistesler otçul beslenirler. Bu yüzden menüleri de bitkisel içerikli olmalıdır. Özellikle yeni doğan yavruların gelişimi için protein ağırlıklı yemler (Artemia salina, Tubifex tubifex, v.b.) hızlandırıcı bir etki yapmaktadır. Ancak ben kişisel olarak, yavruların bir süre daha erken gelişimi için, sindirim sistemlerini yormayı gerekli görmüyorum.

Özellikle yavruların gelişimi için protein ağırlıklı yemler tercih edilecekse, protein oranı yüksek olan pul ve pelet yemleri öneririm. Kişisel fikrime göre %60-80 arası protein içeriği olan Tubifex kurdundansa, %40 protein içeriği olan bir pul yem vermek çok daha sağlıklı bir sonuç verecektir.

Çok küçük olmamaları şartı ile, her boydaki lepisteslere kaynatıldıktan sonra ince kıyılmış sebze verebilirsiniz.

Bir başka yöntem olmak üzere, mutfak artıklarınızı da önce blendırdan geçerip ya da kıyıp ısıl işleme tabi tutarak balıklarınıza yedirebilirsiniz. Ancak mutfak artıkları genelde vitamin ve mineral açısından çok yetersiz olduğu için; hazırlamış olduğunuz yeme, kedi maması, köpek maması ve bebek maması katmanızı öneririm. Tekrar etmekte fayda görüyorum ki, yemleme her ne şeklide olursa olsun, balığın sağlığı ve mutluluğu için, bitkisel ağırlıklı olmalıdır.

Cinsel Özellikler
Lepistesler, doğduktan ortalama 2.5 – 4 ay sonra cinsel olgunluğa erişirler ve doğum yapan balığın yaşına, doğum sayısına ve bakım şartlarına göre 20 – 200 yavru verebilirler. Doğum yapan lepistes ortalama 3-6 hafta sonra hamile kalarak tekrar doğum yapabilir. Ortalama hamilelik süresi ise 1 aydır.

Aynı dişinin sürekli erkek tarafından rahatsız edilmesini önlemek amacıyla, dişi erkek oranı 1/3 ya da ½ olarak ayarlanmalıdır. Damızlık olarak seçilecek erkeklere özellikle dikkat edilmeli, kendi türünün karakteristiğini taşıyan, renkleri canlı ve sağlıklı balıklar tercih edilmelidir.

Üretim
Lepisteslerin üretimi için ciddi bir gayrete gerek yoktur. Kötü olmayan şartlar altında sürekli ürerler. Doğumun nerede gerçekleşeceği konusunda çeşitli fikirler vardır

1. Plastik yavruluk:
Avantajı, yavruları yiyecek balık bulunmayışıdır. Dezavantajları ise nadir de olsa, yavru balıkların suyun üstüne yüzme içgüdüleri nedeniyle doğum yapan dişinin yanına giderek bu dişi tarafından yenmesi ve yavruluğa konulan dişinin stres nedeniyle ölebilme riski olarak sıralandırılabilir.

2. Tül Yavruluk :
Plastik yavruluğun avantajları yanında, hamile dişinin daha az strese girmesi olumlu yönüdür. Tül yavruluktaki yavrular, diğer balıklar tarafından yenmese de tül ile birlikte ısırılıp öldürülebilirler.

3. Ayrı Bir Tank:
Özellikle yeni doğan yavrular ve hamile dişiler su, ısı, mekan v.b. değişikliklerine karşı çok hassas oldukları için; doğum ayrı bir tankta yapılacaksa, bu tank mutlaka önceden hazırlanmalı, şartları asıl tankımıza göre aynı seviyeye getirilmeli ve doğan yavrular bir süre daha bu tankta beslenilmeye devam edilmelidir. Böyle bir doğum tankı kurmak için, ana tankımızdan alacağımız suyu kullanmak isabetli bir karar olacaktır.

4. Ana Tankta Doğum:
Kişisel fikrime göre, en sağlıklı doğum şeklidir. Ne hamile dişi ne de yavrular için ortam koşullarında bir farklılık meydana gelmez. Bol bitkilendirilmiş bir akvaryumda yavrular kaçmak için yeterli yer bulabilecekleri gibi, düzenli beslenen lepistesler de genelde yavrularını yemezler. Nadir de olsa yem olan yavrular, tankımızdaki en zayıf ve yeteneksiz yavrular olacaktır.

Lepistes yavrularının saklanması için, özellikle zemine, kaya ve köklere sarılan ve suda serbestçe yüzen Java Moss (Riccia Fluitans) bitkisi ile, diğer su üzerinde yüzen bitkiler (Hygroryza aristata, Lemna minor, v.b.) idealdir.

 Canlı Doğuranlar Xiphophorus helleri (Kılıçkuyruk)

1) Tanım :

Akvaryumcularda görülen kılıçkuyrukların bir çoğunun Xiphophorus helleri olmasına rağmen, bu isim altında anılan bir çok diğer tür de mevcuttur. Bu durumun sebebi ise, erkek kılıçkuyrukların kuyruk uçlarında "kılıç" benzeri bir uzantılarının olmasıdır. Xiphophorus Helleri ya da yaygın adıyla kılıçkuyruk, bakımı oldukça kolay ve bir çok hibici için çok çekici bir türdür. Diğer türler mümkün olduğunda vahşi formlarına yakın yuylmaya çalışılırken, kılıçkuyurktan onlarca varyete üretilmiştir. Kırmızı, sarı, siyah, yeşil ve bu renklerin kombinasyonlarından oluşan balıklar, herkezin göz zevkine hitap edecek geniş bir yelpazede yer alırlar.

2) Davranış

Genellikle sakin ve barışçıl balıklar olmalarına rağmen, bazen erkek kılıçkuyruklar agresif tavırlar sergileyebilir. Bu durumun önüne geçmek için, ya bir kaç dişiyle birlikte tek erkek, ya da belirli erkeklerin birbirlerini düşman edinmesini engelleyecek kadar geniş bir sürü halinde bakılmalıdır. Kılıçkuyrukların akvaryumun diğer üyelerine karşı problem çıkarmaları alışıldık bir durum değildir. Genellikle karma tabklarda uyumlu bir şekilde geçinirler.


3) Akvaryum Gereksinimleri

Popüler yakın akrabası olan platiye oranla daha fazla büyüdüğü için, geniş yüzme alanları bulunan göree büyük bir tanka gereksinim vardır. Dişiler 4.5 inch'e* kadar büyüyebilir, erkekler ise bu boydan hafif küçük kalırlar. Dolayısıyla balıkları sürü halinde beslemek için mutlaka büyük bir tanka ihtiyaç vardır. Doğal ortamları acı su olduğu için, bir çok canlıdoğuranlar gibi sert suları severler. Doğada, Orta Amerika'nın hızlı akan nehirlerinde bulundukları için, tankta güçlü su sirkülasyonu bu balıkları mutlu edecektir. Tankın mutlaka çok iyi şeklide bitkilendirilmiş olmasının yanında, geniş yüzme yerlerine de ihtiyaç duyarlar.

4) Besleme

Akvarumda beslenmesi gereçkten kolay balıklardır. Özellikle pul yemleri severler, ancak canlı yemleri de tüketeceklerdir. Tanktaki algleri de tüketen kılıçkuyruklar, en iyi performanslarını protein oranı yüksek yemlerle verirler.

5) Üreme

Kılıçkuyruklar canlıdoğranlardandır ve bir seferde, yüzme kabiliyetine sahip 80'e kadar yavru verirler. Cinsiyet ayrımı, erkekte değişiklik göstererk Gonopodium adını alan anal yüzge ile yapılır. Bu değişim geçirmiş yüzgeç, dişiye sperm aktarılması için kullanılır. Kılıçkuyruklar yavrularını doğar doğmaz yemeye başlayacaklarından, başta su üzerinde yüzenler olmak üzere tankın çok iyi bitkilendirilmesi yavrulara kaçarak saklanma şansı verir. Akvaryumcularda satılan yavrulukların çoğu yetişkin bir kılıçkuyruğa göre çok küçük olduğundan, ciddi oranda strese girmelerine neden olacaktır. Bu durumda yapılacak en iyi şey, hamile dişiyi iyi bitklendirilmiş, rahat doğum yapabileceği ayrı bir doğum tankına almak ve üremesi bittikten sonra zaman kaybetmeden kendi tankına geri koymaktır. Bir kılıçkuyruğu büyüyebileceği en son notkaya getirmek için ciddi bir akvaryum kapasitesine ihtiyç duyacağınız için, bazı balıklarınıza yer açmak için, yeni yavrularınızı elden çıkarabilirsiniz.

 
Erkek(üstte) - dişi kılıçkuyruk

6) Hastalıklar

Kolay hastalanmayan, dayanıklı balıklar olmasına karşın, kötü su koşullarında mantar ve beyaz benek hastalığına yakalanabilirler. Bu sorun da akvaryumcudan satın alınan ilaçlar ve akvaryum koşullarına biraz daha dikakt etmekle çözülebilir.


 
  Bugün 13 ziyaretçi (21 klik) kişi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol